19 Ocak 2016 Salı

Klasik Batı Müziği Örneklerinden Seçtiklerim

***Bu bölümde seçmeye çalıştığım eserler; kendi zevkimden öte, öğrencilerimizin kulaklarına bir yerlerden çalınmış olup isimlendiremedikleri ( bunlar çoğunlukla çizgi filmler, yerli ve yabancı filmler, reklamlar vs.), derslerimde dinletirken ''Aaaa ben bunu biliyoruuummmmm '' :) dediklerinde ''İşte bu, şu şahsa ait'' diyerek onları kendimce bir üst farkındalığa çıkardığım ya da bestecinin genel kültür anlamında gerçekten bilinmesi gereken en ünlü eserlerinden oluşmaktadır. ***

                Barok Dönem'den seçtiklerim;


                                   **Tomaso ALBİNONİ (1671 -1751)**

''Venedik doğumlu klasik batı müziği bestecisi ve aynı zamanda kemancıdır. Toplam 50 kadar opera yazmışsa da en çok obua konçertolarıyla tanınan bestecidir.

Barok dönemin önemli isimlerinden olan Tomaso Albinoni, kilise müziğiyle başladığı sanat yaşamını kantattan operaya, sonattan konçertoya kadar farklı türden eserlerle sürdürmüş. Bestecinin eserlerinin ortak özelliği güçlü melodik yapılarıdır.



İtalyan müzikolog Remo Giazotto 1945 yılında Tomaso Albino'nin biyografisini tamamlamak için Dresden'e gittiğinde, el yazması bir kâğıt parçası bulur, sadece bas hattı ve altı ölçü melodi o güne kadar ulaşabilmiştir ve bulduğu şey muhtemelen trio sonata'ya aittir, Giazotto orijinal eserin kilisede çalınmış olabileceğini düşündüğü için org ekleyerek eseri yeniden yazar ve Albinoni'nin Adagio'su( diğer adıyla celebre adagio) işte böyle doğar.''



Tomaso Albinoni - Adagio in G Minor 









                        **George Frideric HANDEL (1685 - 1759)**

'' Müzik tarihine , opera, oratoryo, kantata, düet gibi vokal eserleriyle geçen Alman klasik batı müziği bestecisi. 

42 yaşından sonra İngiliz vatandaşı olmuş, Georg Friedrich Häendel olan adını George Frideric Handel olarak değiştirmişti. Hiçbir ülkenin ulusal biçimini simgelemeyen uluslararası nitelikte bir besteci olan Handel, yaşamında büyük üne kavuşmuş ve ününü ölümünden sonra da sürdürmüştür.''


                                                                  Handel - Sarabande







''Handel kısa sürede kendisini saraya kabul ettirmeyi başardı ve 1713’te İngiliz Kraliçesine yazdığı kaside nedeniyle ödüllendirildi. 1714’te kraliçenin ölümü üzerine tahta geçen 1. George, kendisinin Hannover’deki patronu idi. Söylentiye göre Handel, SU MÜZİĞİ adlı yapıtını 1. George’a kendini affettirebilmek için Thames Nehri üzerindeki bir partide kullanılmak üzere bestelemişti. Kendisine çifte maaş getiren bu eser, onun en önemli çalgı yapıtı oldu.''


                                                    George Frideric Handel's - Water Music




'' İtalyan tipi operaların modası geçince Handel, İngilizce oratoryolar yazmaya başladı. Bestelediği 26 oratoryo İngiliz müziğini yıllarca etkilemiştir. 1741’de 6 hafta içinde bestelediği ve ilk kez 1742’de Dublin’de sahnelenen MESSİAH adlı oratoryo eseri, İngiliz müzik dünyasının en sevilen koral yapıtı olmuştur. İsa’nın yaşamını öyküleştiren bu eser ile Handel, geniş halk kitlelerini de coşturabilecek bir müzik yaratabildiğini kanıtlamıştır. Eserin Londra’daki sahnelenişinde "Hallelujah korosu" bölümünde Kral 2. George’un kendini tutamayarak ayağa fırlaması nedeniyle bu bölümün ayakta dinlenmesi gelenekselleşmiştir.''


                                                       Handel Messiah - Hallelujah Chorus








                                  **Johann PACHELBEL ( 1653 - 1706)**


''1673–1690 döneminde Viyana katedrali , Eisenach'da Wartbourg Şatosu'nda, Erfurt Predigerkirche'de, Stuttgart'ta sarayda, Gotha şehrinde ve Nurnberg St-Sebaldus Kilisesinde orgculuk ve müzik direktörlüğü yapmıştır.

Pachelbel, zamanının ünlü Alman bestecilerinden biriydi. O zamanlarda İtalyan sanatının etkisine rastlamak mümkün; Frescobaldi, Carissimi, Kerll (öğretmeni), Gabrieli birçok müzisyene ilham vermiştir. Ayrıca ünlü besteci Johann Sebastian Bach'ın müzik stiline de birçok etkide bulunmuştur.''




                                  Pachelbel Canon in D Major - the original and best version











                           **Johann Sebastian BACH  (1685 - 1750)**

'' Alman besteci. Gelmiş geçmiş en büyük besteci ve orgcularından biri olarak kabul edilir. Müziğin matematikçisi olarak da bilinir. Hayatı boyunca opera dışındaki her türde eser vermiştir. Hiçbir yenilik yapmamasına rağmen çalıştığı her türde en üst seviyeye ulaşmıştır.

Klasik batı müziğinin babası olarak bilinir. Eserlerini Tantıya ulaşmak, ona yakın olabilmek için bestelemiş; dinlenme kaygısı gütmemiştir. Füg, kantat, passion, missa, suite, konçerto ve toccata gibi müzik biçimlerini ileri düzeylere kadar geliştirmiştir. Müzik tarihinde en çok eser veren bestecilerin başındadır.


*Brandenburg Konçertoları, Bach'ın saray için ısmarlama yazdığı konçertolarıdır. 6 tanedir. İnsanı harekete geçiren, eğlenceli, dinamik, neşelidirler.''


                                     Bach - Brandenburg Concertos No2 - i Allegro Moderato











                                             Bach Toccata and Fugue in D minor, BWV 565






                                 J. S. Bach Little Prelude in C minor BWV 999 Małe preludium












                                     **Antonio VİVALDİ (1678 - 1741)**

'' İtalyan barok klasik müzik bestecisi, virtüöz kemancı ve rahip.

"Kızıl rahip" lakabıyla tanınan Vivaldi, beş yüzden fazla konçerto bestelemiştir ve konçertonun babası olarak anılır. En bilinen eseri, Dört Mevsim Konçertoları adlı eseridir.

 Vivaldi hayalinde canlandırdığı resimleri müzik haline getirmiştir. Eserlerinde, hayallerine verdiği başrolü açıklayıcı sonelerle destekler. En ünlü eseri sayılan Op.8 içerisindeki "Dört Mevsim" konçertolarında mevsimler kendi özellikleri ile anlatılmıştır. Vivaldi'nin bu eseri uzun yıllar sonra Beethoven'a da ilham kaynağı olmuş ve "Pastoral Senfoni" bu şekilde ortaya çıkmıştır.''



                                                    Dört Mevsim Konçertosu - İlkbahar





                                                        Dört Mevsim Konçertosu - Yaz

 



Dört Mevsim Konçertosu - Sonbahar

                                         




Dört Mevsim Konçertosu - Kış

                                        

                                         






Klasik Dönem'den seçtiklerim;

   **Franz Joseph HAYDN ( 1732 - 1809)**

'' Klasik dönemin ünlü Avusturyalı bestecisidir. Hem Mozart’ı hem Beethoven’ı etkilemiştir.  En çok senfoni türündeki eserleriyle tanınır; bu türde 104 eser vermiştir. Senfoninin babası olarak bilinir.


*Eserlerinin çoğunun hikâyesi vardır. Örneğin 45 numaralı senfonisi, Veda Senfonisi olarak bilinir. Eserin dördüncü bölümünde 2 ya da 3 müzisyen kendi bölümlerini bitirir ve müzik halâ devam ederken sahneyi terk eder; bu,sahnede iki kemancı kalana kadar sürer. Bu senfonide Haydn ve müzisyen arkadaşlarının kış mevsiminde şehirdeki ailelerinin yanına dönmek istediklerini Prens Esterházy’e anlatmak istedikleri hikâye edilir. Prens mesajı almış ve onlara izin vermiştir.''


                                 Haydn Symphony No. 45, Farewell IV Finale Presto, Adagio
       
                                     

''*Sürpriz Senfonisi denilen 94 numaralı senfonisini ise akşam yemeği sonrasındaki konserlerde dinleyicilerinin çoğunun uyuduğunu anladığında bestelediği söylenir. Haydn’ın çoğu senfonisi gibi canlı birinci bölümle başlayıp; yumuşak, yavaş tempolu ikinci bölümle devam eden senfoni, dinleyicilerin uykuya daldığı sırada davullar ve çok yüksek sesli telli çalgıların melodisi ile onları uyandırır.''


                          Haydn, Symphony No. 94 in G Major (Surprise) Second Movement

                                      


                     **Luigi BOCCHERİNİ ( 1743-1805)**

''İtalyan besteci ve viyolonselcidir. Günümüzde konser salonlarında ender olarak yorumlanan Boccherini, müzik tarihine oda müziğinin gelişimine olan katkılarıyla geçmiştir. Bugün yalnızca viyolonsel konçertosu ve Menuetto'suyla tanınan Boccherini, dönemin en verimli bestecilerinden biriydi. Yalnızca çalgı müziği için bestelediği yapıtların sayısı 467'dir.

Dönemin bütün müziksel yapı özelliklerini kullanmıştır ama bazı önemli farklılıklar da gösterir. Romantik dönemde görülen müziğin içindeki kuvvet, karşıtlık ve gerilim ögeleri Boccherini'nin müziğinde de görülür.Böylece daha önceleri bir boş zaman eğlencesi olarak görülen oda müziği yapıtları,  dramatik bazı özellikler de kazanır. 

Boccherini'ye göre müzik; melodik, bir neşeyi dışarı vuran, müziksel fikirlerin kusursuz bir işçilikle işlendiği bir yapıda olmalıdır.''

                                    Luigi Boccherini Minuetto (classical) 
                                      



  **Ludwig van BEETHOVEN (1770-1827)**


Alman klasik batı müziği bestecisidir. Başlarda besteci olarak değil piyanist olarak adını duyurmuştur. Daha sonra yaptığı bestelerle, klasik müziğin 19. yüzyılın sonuna kadar yaşayan tüm müzisyenlerini etkilemiştir. 

Beethoven’ın dokuz senfonisi, beş piyano konçertosu, bir keman konçertosu, bir piyano, keman ve çello için üçlü konçerto, otuz iki piyano sonatı ve birçok oda müziği eseri bulunmaktadır. Sadece bir opera (Fidelio) bestelemiştir. İlk senfonisini 1800 yılında yapmıştır. 3. senfonisini ki Eroica olarak da bilinir, Avrupa’ya demokrasi getirdiği için Napolyon’a adamıştır. Ancak daha sonra Napolyon kendini İmparator ilan ettiğinde bu adamayı geri almıştır. 9. senfoni ise en çok bilinen ve bugün Avrupa Birliği marşı da olan en çarpıcı senfonisidir.


Beethoven çok titiz çalışan bir müzisyendir. Müziği, ifade gücü ve teknik olarak çok üst seviyededir. Beethoven, Haydn ve Mozart’tan devraldığı prensipleri geliştirmiş, daha uzun besteler yazmış ve daha tutkulu, dramatik eserler oluşturmuştur. Özellikle Op. 109 piyano sonatıyla Klasik müziğin Romantik Dönemini başlatmıştır.

Yaşamı boyunca sağlık problemleri çeken Beethoven, 1801’de işitme problemleri yaşamaya başlamış ve 1817’de tamamen sağır olmuştur. Bu dönemden sonra sağırlığı müzik yaşamını hiçbir şekilde etkilememiştir. 9. senfoniyi sağırlık döneminde bestelemiştir.



*Ayışığı Sonatı:  Bir gün Beethoven, bir arkadaşı ile birlikte Viyana sokaklarında dolaşmaktadır. Tam bu sırada bir apartmandan piyano sesi geldiğini duyar ve kafasını kaldırıp bakar. Apartmanın ikinci katındaki cam açıktır ve ses oradan gelmektedir. Arkadaşına, çalan kişinin muhteşem çaldığını ve onu görmesi gerektiğini söyler. İkisi birlikte ikinci kata çıkıp kapıyı çalarlar. Kapıyı açan kadın, Beethoven’ı hemen tanır ve şok olur. Beethoven, piyano sesine geldiğini ve muhakkak çalan kişiyi görmek istediğini söyler. Kadın, piyanoyu çalanın kızı olduğunu ve tanışmaktan mutlu olacağını belirterek onları içeri alır. beethoven, piyano çalan kızın olduğu odaya girer. Annesi kızına, Beethoven’ın geldiğini söyler ve kız çok heyecanlanır, hemen ayağa kalkar; fakat kız kördür. Bunu gören Beethoven, “Lütfen benden birşey isteyin” der, maddi bir şey isteyeceklerini düşünerek. Kızın cevabı şu olur; “Ben hiç ayışığı görmedim, bana ayışığını anlatır mısınız?”Bunun üzerine Beethoven piyanonun başına geçerek, ayışığı sonatını, doğaçlama olarak besteler.

                                                     Moonlight Sonata (Ayışığı Sonatı)




*Für Elise:  Söylenenlere göre Beethoven hayatı boyunca yalnız tek bir kadını sevmiş ve ona mektuplar yazarmış. Beethoven'in ömrünü adadığı bu kadın ''Elise'' imiş. Beethoven ve Elise bir gün kaçmaya karar vermişler.Buluşma yeri ve saati kararlaştırılmış. Elise buluşma yerine zamanında varmış ancak Beethoven'ın onu taşıyan faytonu yağmurdan dolayı çukura saplanmış. Faytonu çukurdan çıkarmak için ilk önce tekerleklerin altına yatan kendisi olmuş ancak ne yaptılarsa da bir türlü çukurdan çıkaramamışlar. Beethoven çaresizlik içinde kıvranırlen Elise onu beklemekteymiş. Çok geç kalan Beethoven, yağmur ve çamura aldırış etmeden koşmaya başlamış. Elise ise sevgilisinin artık gelmeyeceğini düşünerek eve dönmeye karar vermiş. Elise merdivenlerden çıkarken Beethoven binanın dış kapısından içeri girmiş. Ancak ne yazık ki Beethoven iki yönlü merdivenin farklı tarafına yönelmiş ve birbirlerini görmemişler. Beethoven o gece çektiği acıyı bu eserle ölümsüzleştirmiştir.

                                                 Beethoven - Für Elise - Piano & Orchestra 




*9. Senfoni:  Ludwig van Beethoven'in 1824'de, ölümünden üç yıl önce bitirdiği, zamanın senfoni anlayışının oldukça dışında olan uzunluğu ve son bölümünde kullandığı koro ve insan sesleriyle bir çağ açmış olan senfonidir. Senfonisinin son bölümüne eklediği koral bölüm için de Friedrich Von Schiller'in Neşeye Övgü isimli şiirini seçmiştir:

 " Sen ey Tanrılar alevi ey Eliziyum kızı
   Biz mabedine gideriz mest olmuş halde senin
   Adetin ayırdığı şeyler hep sihrinde gizlenir
   Daima kardeş olur insanlar gölgende senin

  Medeniyet insanlığa güneş gibi nur saçar
  Bilgimizin ışıkları karanlıkta yol açar
  Bu yol bizi mutluluğun kucağına götürür
  Neş’e ile bağlı dostluk insanlığı yürütür

  Kardeş olun ey insanlar bunu ister Tanrımız
  Bu dünyada her şey geçer en son sana dost kalır
  İnsanlığa doğruluğa göğsünü aç korkmadan
  Hür doğmuştur insanoğlu hür yaşamak hakkıdır"

 Neşeye Övgü; 1785 yılında Alman, ozan, oyun yazarı ve tarihçi Friedrich Schiller tarafından yazılan kasidenin, Ludwig van Beethoven'ın 1824 yılında tamamladığı 9. senfonisinin dördüncü ve sonuncu bölümlerine uyarlanmasından dolayı tanınmıştır ve Avrupa Konseyi ile Avrupa Birliği tarafından Avrupa Marşı olarak kabul edilir.

9. Senfoni,  Beethoven'in tamamen sağir olduğu, hatta ayakta durmakta güçlük çektiği dönemde yaptığı şaheserdir.
 



                                                9. Senfoni - 4.Bölüm ( Koral )


                                           

*5.Senfoni: “Kader” ya da ''Zafer Senfonisi'' adıyla anılan 5. Senfoni, Beethoven’in1789’larda başlayarak yavaş yavaş artan sağırlığına karşı, daha doğrusu kadere karşı, bir başkaldırısı olarak görülür. 1805 yılından da önce başladığı sanılan eseri daha sonra bir kenara bırakmış, 1808 başlarında tamamlamıştır.

Beethoven’ın 5. Senfonisi şimdiye dek yazılmış en ünlü ve etkili senfonidir. Ayırt edici gücünü organik yoğunluğunu ve bütünselliğinin kabalığından, ritmik yönelişinden ve trajediden zafere doğru ilerleme duygusundan almaktadır.


                                                                      5. Senfoni




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder